Emre
New member
1 Yıllık Çalışanın İzni Kaç Gün? Ofis Halkının En Büyük Gizemi!
Selam forum ahalisi!
Bugün yine birçoğumuzun içten içe dert yandığı ama dışarıdan gayet “ben gayet profesyonelim” havası verdiği o kadim konuyu masaya yatırıyorum: “1 yıllık çalışanın izni kaç gündür?”
Ama durun, öyle kuru kuru mevzuata girmeyeceğim. Biz buradayız, bu forumda; burada mevzuata biraz kahkaha, biraz empati, biraz da strateji katılır!
---
Ofis Efsaneleri: İzin Hakkı Kaç Gün, Kime Göre Kaç Gün?
Bir çalışanın 1 yılı doldu mu, hemen bir kulis başlar:
> “Ayşe’nin 14 gün diyorlar ama Murat 20 gün aldı, nasıl oluyo bu iş?”
> “Ben 1 yıl doldurdum ama müdür hâlâ ‘bakarız’ modunda.”
Aslında mevzuat açık: 1 yılı dolduran çalışanın 14 gün yıllık izni var.
Ama gel de bunu patrona, yöneticine ya da “iş yoğunluğu var” bahanesine anlat!
İzin hakkı var, ama o izni kullanmak için NASA onayı gerek sanki.
---
Erkekler ve Kadınlar İzin Konusunda Nasıl Davranır?
Burada işin en eğlenceli kısmı geliyor çünkü “izin planlama” olayı tam anlamıyla Mars ve Venüs’ün buluşması gibi.
Erkek yaklaşımı (Stratejik ve çözüm odaklı):
> “Patrona haftalık raporu sal, izni onaylat, tatile git.
> Yolda arabada klima açık, yolda menemen molası, her şey planlı.
> 14 gün mü var? Onun 4 günü yolda, 5’i denizde, 3’ü uyumada gider, kalan 2 günle de faturaları öderim.”
Adam olaya Excel gibi bakıyor: verileri gir, sonucu al.
Kadın yaklaşımı (Empatik ve ilişki odaklı):
> “Patrona izni sormadan önce moralini ölçeyim, geçen hafta biraz gergindi.”
> “Ofisteki Zeynep de tatile çıkıyor, çakışmasın.”
> “Belki izin dilekçeme minik bir gülücük koyarsam daha kibar olur.”
Sonuç: Kadın izin alırken bile ofis ekosistemini düşünür, erkekse tatil yerinde Wi-Fi var mı ona bakar.
---
İzin Almak da Bir Sanattır!
Bakın, bazıları sanatı tuvale işler, bazıları müziğe... ama ofis insanı için izin almak başlı başına bir performans sanatıdır.
İzin isteme teknikleri:
1. Gizli Operasyon Tekniği:
Sessiz sedasız dilekçeyi ver, kimse fark etmeden sistemden geçsin.
Ama dikkat, bu yöntemde “patronun radarına yakalanma” riski %87’dir.
2. Psikolojik Hazırlık Tekniği:
Önce kahve ısmarla, sonra küçük sohbetle zemin hazırla.
Ardından yavaşça:
> “Bu arada... ben de şöyle bir iki gün kafa dinlesem mi acaba hocam?”
> (Hocam kelimesi burada kilit noktadır.
)
3. Kurban Bayramı Stratejisi:
Bayram önüne tatil denk getirip izinle birleştirirsen, 4 gün izinden 9 gün tatil çıkarırsın.
Bu taktiğe “ofis cambazlığı” denir.
---
Forum Testi: Sen Hangi Tatil Tipisin?
Biraz da kendimizi sorgulayalım, bakalım hangi izin tipi senin ruhunu yansıtıyor:
“Planlayıcı” Tip:
6 ay önceden otel rezervasyonu yapar, bavulu 1 hafta önceden hazırlar.
Ama izni onaylanmazsa, o bavul 3 ay odanın köşesinde durur.
“Anlık Karar Veren” Tip:
Cuma günü 17.00’de “ben tatile çıkıyorum” der, Cumartesi sabahı Ege’de story atar.
Ofiste kimse onun nereye gittiğini bilmez.
“Uzakta ama Online” Tip:
Tatil boyunca Slack açık, e-postaya bakıyor.
Havuz başında laptop, elinde kokteyl…
Ama ruh hâli: “Keşke tatil günleri de yıllık izinden sayılmasa.”
“Ev Tatilcisi” Tip:
İzin alır ama hiçbir yere gitmez. Netflix, kahve, pijama…
Onun için tatil, evde kimsenin ses çıkarmadığı bir pazar sabahıdır.
---
Erkek Forumdaşların Taktikleri: “İzni Maksimum Verimle Kullanma Sanatı”
Erkekler için tatil, bir lojistik operasyon gibidir.
“4 gün izinle 10 gün tatil yapmanın yolları” adlı excel tabloları gizli klasörlerde saklıdır.
Bir forumdaş yazmıştı geçen sene:
> “Arkadaşlar, cuma pazartesi köprü tatili yaptım. 4 gün izinle 9 gün kafa dinledim.
> Patron hâlâ n’olduğunu anlamadı!”
Evet kardeşim, işte bu stratejik düşüncedir.
Kadınlar duygusal zeka ile yaklaşır, erkekler taktikle.
Ama sonuçta hepimiz aynıyız: o “izin onaylandı” maili gelince yüzümüzde aynı sırıtış beliriyor.
---
Kadın Forumdaşların Sloganı: “Tatilde Bile Ofisi Düşünen Kadın”
Kadınlar tatilde bile şöyle bir an yaşıyor:
> “Acaba ofiste yazıcıyı kim dolduruyor şimdi?”
> “Mail atmadım, ama Ahmet halleder sanırım…”
Sonra kendi kendine motive oluyor:
> “Yok yok, ben hak ettim bu tatili. Evren bana 14 gün huzur borçlu!”
Ama ilk günün sonunda otelde bir mail düşüyor:
> “Küçük bir şey sorabilir miyiz?”
> Ve tatil modundan çıkıp 15 dakikalık “acil destek” veriyorlar.
---
Sonuç: 14 Gün Özgürlük, 351 Gün Hayal Kurmak
İzin süresi 14 gün ama, çoğumuzun hayalinde 365 gün tatil, 0 gün toplantı var.
Her “tatil dönüşü”nde içimizden geçen cümle aynı:
> “Bir 14 gün daha olsa, bu sefer gerçekten dinlenirdim.”
O yüzden sevgili forumdaşlar, bu başlığı bir terapi köşesi gibi düşünün.
İzninizi alabiliyorsanız şükredin, alamıyorsanız plan yapın.
Ve lütfen, izin döneminde ofis WhatsApp grubuna mesaj atmayın…
Yoksa tatilinizin başlığı olur: “Kaçtım ama kurtulamadım.”
---
Peki Sizin İzin Stratejiniz Ne?
Haydi bakalım forumdaşlar, söz sizde!
İzin alırken yaşadığınız trajikomik anları, patron taktiklerinizi, ya da tatilde bile çalışmaya yakalanma hikayelerinizi paylaşın.
Kim bilir, belki birlikte “İzin Almanın 101 Yolu” diye kitap bile çıkarırız.
---
(Not: 1 yıllık çalışanın kanunen en az 14 gün yıllık izin hakkı vardır. Ama biz çalışanlar, o 14 günü genelde planlarken bile yoruluyoruz!)
Selam forum ahalisi!
Bugün yine birçoğumuzun içten içe dert yandığı ama dışarıdan gayet “ben gayet profesyonelim” havası verdiği o kadim konuyu masaya yatırıyorum: “1 yıllık çalışanın izni kaç gündür?”
Ama durun, öyle kuru kuru mevzuata girmeyeceğim. Biz buradayız, bu forumda; burada mevzuata biraz kahkaha, biraz empati, biraz da strateji katılır!
---
Ofis Efsaneleri: İzin Hakkı Kaç Gün, Kime Göre Kaç Gün?
Bir çalışanın 1 yılı doldu mu, hemen bir kulis başlar:
> “Ayşe’nin 14 gün diyorlar ama Murat 20 gün aldı, nasıl oluyo bu iş?”
> “Ben 1 yıl doldurdum ama müdür hâlâ ‘bakarız’ modunda.”
Aslında mevzuat açık: 1 yılı dolduran çalışanın 14 gün yıllık izni var.
Ama gel de bunu patrona, yöneticine ya da “iş yoğunluğu var” bahanesine anlat!
İzin hakkı var, ama o izni kullanmak için NASA onayı gerek sanki.
---
Erkekler ve Kadınlar İzin Konusunda Nasıl Davranır?
Burada işin en eğlenceli kısmı geliyor çünkü “izin planlama” olayı tam anlamıyla Mars ve Venüs’ün buluşması gibi.
Erkek yaklaşımı (Stratejik ve çözüm odaklı):
> “Patrona haftalık raporu sal, izni onaylat, tatile git.
> Yolda arabada klima açık, yolda menemen molası, her şey planlı.
> 14 gün mü var? Onun 4 günü yolda, 5’i denizde, 3’ü uyumada gider, kalan 2 günle de faturaları öderim.”
Adam olaya Excel gibi bakıyor: verileri gir, sonucu al.
Kadın yaklaşımı (Empatik ve ilişki odaklı):
> “Patrona izni sormadan önce moralini ölçeyim, geçen hafta biraz gergindi.”
> “Ofisteki Zeynep de tatile çıkıyor, çakışmasın.”
> “Belki izin dilekçeme minik bir gülücük koyarsam daha kibar olur.”
Sonuç: Kadın izin alırken bile ofis ekosistemini düşünür, erkekse tatil yerinde Wi-Fi var mı ona bakar.
---
İzin Almak da Bir Sanattır!
Bakın, bazıları sanatı tuvale işler, bazıları müziğe... ama ofis insanı için izin almak başlı başına bir performans sanatıdır.
İzin isteme teknikleri:
1. Gizli Operasyon Tekniği:
Sessiz sedasız dilekçeyi ver, kimse fark etmeden sistemden geçsin.
Ama dikkat, bu yöntemde “patronun radarına yakalanma” riski %87’dir.
2. Psikolojik Hazırlık Tekniği:
Önce kahve ısmarla, sonra küçük sohbetle zemin hazırla.
Ardından yavaşça:
> “Bu arada... ben de şöyle bir iki gün kafa dinlesem mi acaba hocam?”
> (Hocam kelimesi burada kilit noktadır.
)3. Kurban Bayramı Stratejisi:
Bayram önüne tatil denk getirip izinle birleştirirsen, 4 gün izinden 9 gün tatil çıkarırsın.
Bu taktiğe “ofis cambazlığı” denir.
---
Forum Testi: Sen Hangi Tatil Tipisin?
Biraz da kendimizi sorgulayalım, bakalım hangi izin tipi senin ruhunu yansıtıyor:
“Planlayıcı” Tip:6 ay önceden otel rezervasyonu yapar, bavulu 1 hafta önceden hazırlar.
Ama izni onaylanmazsa, o bavul 3 ay odanın köşesinde durur.
“Anlık Karar Veren” Tip:Cuma günü 17.00’de “ben tatile çıkıyorum” der, Cumartesi sabahı Ege’de story atar.
Ofiste kimse onun nereye gittiğini bilmez.
“Uzakta ama Online” Tip:Tatil boyunca Slack açık, e-postaya bakıyor.
Havuz başında laptop, elinde kokteyl…
Ama ruh hâli: “Keşke tatil günleri de yıllık izinden sayılmasa.”
“Ev Tatilcisi” Tip:İzin alır ama hiçbir yere gitmez. Netflix, kahve, pijama…
Onun için tatil, evde kimsenin ses çıkarmadığı bir pazar sabahıdır.
---
Erkek Forumdaşların Taktikleri: “İzni Maksimum Verimle Kullanma Sanatı”
Erkekler için tatil, bir lojistik operasyon gibidir.
“4 gün izinle 10 gün tatil yapmanın yolları” adlı excel tabloları gizli klasörlerde saklıdır.
Bir forumdaş yazmıştı geçen sene:
> “Arkadaşlar, cuma pazartesi köprü tatili yaptım. 4 gün izinle 9 gün kafa dinledim.
> Patron hâlâ n’olduğunu anlamadı!”
Evet kardeşim, işte bu stratejik düşüncedir.
Kadınlar duygusal zeka ile yaklaşır, erkekler taktikle.
Ama sonuçta hepimiz aynıyız: o “izin onaylandı” maili gelince yüzümüzde aynı sırıtış beliriyor.
---
Kadın Forumdaşların Sloganı: “Tatilde Bile Ofisi Düşünen Kadın”
Kadınlar tatilde bile şöyle bir an yaşıyor:
> “Acaba ofiste yazıcıyı kim dolduruyor şimdi?”
> “Mail atmadım, ama Ahmet halleder sanırım…”
Sonra kendi kendine motive oluyor:
> “Yok yok, ben hak ettim bu tatili. Evren bana 14 gün huzur borçlu!”
Ama ilk günün sonunda otelde bir mail düşüyor:
> “Küçük bir şey sorabilir miyiz?”
> Ve tatil modundan çıkıp 15 dakikalık “acil destek” veriyorlar.
---
Sonuç: 14 Gün Özgürlük, 351 Gün Hayal Kurmak
İzin süresi 14 gün ama, çoğumuzun hayalinde 365 gün tatil, 0 gün toplantı var.
Her “tatil dönüşü”nde içimizden geçen cümle aynı:
> “Bir 14 gün daha olsa, bu sefer gerçekten dinlenirdim.”
O yüzden sevgili forumdaşlar, bu başlığı bir terapi köşesi gibi düşünün.
İzninizi alabiliyorsanız şükredin, alamıyorsanız plan yapın.
Ve lütfen, izin döneminde ofis WhatsApp grubuna mesaj atmayın…
Yoksa tatilinizin başlığı olur: “Kaçtım ama kurtulamadım.”
---
Peki Sizin İzin Stratejiniz Ne?
Haydi bakalım forumdaşlar, söz sizde!
İzin alırken yaşadığınız trajikomik anları, patron taktiklerinizi, ya da tatilde bile çalışmaya yakalanma hikayelerinizi paylaşın.
Kim bilir, belki birlikte “İzin Almanın 101 Yolu” diye kitap bile çıkarırız.
---
(Not: 1 yıllık çalışanın kanunen en az 14 gün yıllık izin hakkı vardır. Ama biz çalışanlar, o 14 günü genelde planlarken bile yoruluyoruz!)