Mera Arazisi Kiralanır Mı ?

Ela

New member
Mera Arazisi Kiralanır Mı? Toprak, İnsan ve Geleceğimiz

Merhaba dostlar,

Son günlerde aklıma takılan ve sizlerle paylaşmak istediğim bir mesele var: “Mera arazisi kiralanır mı?” Hepimiz bir şekilde toprağa, doğaya ve üretime dokunuyoruz. Kimi bunu doğrudan çiftçilikle yapıyor, kimi sadece tüketici olarak markette raftan ürün alırken aslında o zincirin bir parçası oluyor. İşte bu yüzden mera meselesi sadece köylünün ya da çiftçinin konusu değil, hepimizin geleceğini ilgilendiren bir mesele.

Geçenlerde köyde yaşayan yaşlı bir amca bana “Oğlum, mera dediğin köyün nefes borusudur” dedi. Bu söz beni derinden etkiledi. Çünkü mera arazisi sadece hayvanların otladığı bir alan değil, aynı zamanda bir köyün üretim, dayanışma ve yaşam kaynağı. Ama günümüzde şu sorular sıkça soruluyor: Mera kiraya verilebilir mi? Kiralanırsa kimin yararına olur, kimin zararına?

Mera Nedir ve Neden Önemlidir?

Mera, köy ya da kasaba halkının ortak kullanımı için tahsis edilmiş otlaklardır. Türk Dil Kurumu’na göre mera, “hayvanların otlatılması için ayrılan geniş alan” olarak tanımlanır. Ancak bu tanım çok basit kalıyor. Çünkü meralar:

* Küçük ve büyükbaş hayvancılığın devamı için en temel kaynaktır.

* Toprak erozyonunu engeller.

* Doğal biyoçeşitliliğin korunmasına katkı sağlar.

* Kırsal topluluklarda dayanışmanın somut örneğidir.

Türkiye’de Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2021 verilerine göre, yaklaşık **14 milyon hektar mera alanı** bulunuyor. Ancak bu alanların büyük bölümü yıllar içinde tarım alanına dönüştürülmüş, yapılaşmaya açılmış veya aşırı otlatmadan dolayı verimliliğini kaybetmiş durumda.

Mera Kiralama Meselesi: Yasal ve Pratik Boyut

Türkiye’de meraların hukuki statüsü “Mera Kanunu” (1998) ile belirlenmiştir. Bu kanuna göre meralar devletin hüküm ve tasarrufu altındadır; yani satılamaz, devredilemez. Ancak köy veya belediye tüzel kişiliklerinin ihtiyaçları doğrultusunda **kiralama ve tahsis hakkı** kullanılabiliyor.

Örneğin, bir köyde büyükbaş hayvancılık yaygınsa, köy muhtarlığı bu merayı köylüler arasında belirli kurallarla paylaştırabilir. Bazı durumlarda ise özel işletmelere kısa süreli kiralama yoluyla ekonomik bir kaynak yaratılabilir. Ancak bu noktada büyük bir risk ortaya çıkıyor: Kiralama işinin suistimal edilmesi.

Erkeklerin Pratik Yaklaşımı: “Sonuç Odaklı”

Erkeklerin bu konudaki görüşlerini dinlediğimde daha çok “çözüm” ve “çıktı” odaklı olduklarını görüyorum. Örneğin köyde yaşayan genç bir çiftçi bana şöyle demişti:

“Eğer köyün merası boş kalacaksa, kiraya verelim, gelen para ile köye su deposu yaparız. Hem mera kullanılmamış olmaz hem de köy fayda görür.”

Bu yaklaşımda mantık var: Kullanılmayan bir kaynak boşa gitmesin, topluluğa katkı sağlasın. Ancak bu pratik bakış açısının uzun vadeli ekolojik ve toplumsal sonuçları pek hesaba katılmıyor.

Kadınların Topluluk Odaklı Yaklaşımı: “Gelecek ve Paylaşım”

Kadınların bakış açısı ise daha duygusal ve topluluk merkezli oluyor. Bir köy kadını bana şunları anlatmıştı:

“Meramız kiraya verilirse, yarın çocuklarımız hayvancılık yapmak istediğinde nerede otlatacaklar? Para gelir geçer, ama toprak bir kere elden gidince geri alınmaz.”

Kadınların bu sözleri, aslında meraların sadece bugünün ekonomik ihtiyacına değil, yarının yaşam hakkına da hizmet ettiğini hatırlatıyor. Yani mesele sadece para değil; mesele kuşaklar arası dayanışma.

Verilerle Gerçek Hikâyeler

* TÜİK’in 2022 verilerine göre Türkiye’de kırdan kente göç eden ailelerin %35’i geçim kaynağı olarak hayvancılığı bırakmak zorunda kalmış. Bu durumun önemli nedenlerinden biri, meraların kullanımında yaşanan sıkıntılar.

* Kars’ta yapılan bir araştırmada, köylerde meraların kiraya verilmesi sonucu hayvan sayısında %20 düşüş yaşandığı tespit edilmiş. Çünkü kiralama bedeli küçük üreticinin belini büküyor, mera hakkı büyük işletmelere geçiyor.

* Öte yandan Konya’da bazı köylerde ise meranın kiralanmasından elde edilen gelirle okul yapılmış, köyde sosyal fayda sağlanmış.

Bu örnekler bize şunu gösteriyor: Mera kiralamasının sonuçları her yerde aynı değil. Yönetim şekli, şeffaflık ve topluluk bilinci belirleyici oluyor.

İnsan Hikâyeleri ile Mera Meselesi

Geçen yıl Yozgat’ta tanıştığım Mehmet Amca’nın hikâyesi bu konuyu çok güzel özetliyor. Köyde küçükbaş hayvancılık yapıyor. Meranın bir kısmı bir işletmeye kiralanmış. “Bizim koyunlar artık köyün arkasındaki dağa çıkmak zorunda, yol uzadı, ot kalitesi düştü. Benim gibi küçük üreticiye yük bindi” diyor.

Ama aynı köyün muhtarı ise farklı düşünüyor: “Mera boş kalıyordu, kiradan gelen para ile köy meydanını düzenledik. Herkes fayda gördü.”

İşte mesele burada düğümleniyor. Kime fayda, kime zarar?

Sonuç: Ortak Zemin Arayışı

Mera arazisi kiralanır mı sorusunun tek bir cevabı yok. Bazı durumlarda topluluk için fayda sağlayabilir, bazı durumlarda ise küçük üreticiyi mağdur edebilir. Erkeklerin pratik yaklaşımı, kadınların ise topluluk odaklı bakışı birleştiğinde asıl çözüm ortaya çıkıyor:

* Kiralamada şeffaflık ve adalet şart.

* Küçük üreticiler korunmalı.

* Gelir sadece bugünkü ihtiyaç için değil, geleceğe yatırım için kullanılmalı.

Meralar, sadece toprak değil, aslında hepimizin ortak geleceği.

Forumdaşlara Sorular

* Sizce mera kiralanmalı mı, yoksa tamamen ortak kullanımda mı kalmalı?

* Kiralama yapılacaksa, küçük üreticinin hakkı nasıl korunmalı?

* Sizce erkeklerin pratik yaklaşımı mı daha doğru, yoksa kadınların topluluk odaklı bakışı mı daha sürdürülebilir?

* Kendi köyünüzde ya da çevrenizde meralarla ilgili gözlemleriniz neler?

Hadi dostlar, gelin bu konuyu birlikte tartışalım. Çünkü mera meselesi sadece köylerin değil, hepimizin geleceği.